Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu | Kitap Yorumu | DUYGUBLOG

 




Orijinal Adı: Brief einer Unbekannten
Yazarı: Stefan Zweig
Çevirmeni: Ahmet Cemal
Sayfa Sayısı: 64
Yayın Evi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Baskı Tarihi: 2019
Türü: Aşk, Dünya Klasiği



Merhabalar, bugün ünlü yazar; Stefan Zweig'in yazdığı kitabı yorumlayalım. Modern klasik serilerinde çokça adı geçen çoğu kitabı kısa ve iç dünyasını hislerini anlatan bir yazardan bu güzel kitabı okudum ve sizler için çok içerik bilgisi vermeden anlatacağım. Şu anda yine Steafen'ın, Olağan Üstü Bir Gece kitabını okuyorum. Bu aarada hala sitemi takip etmiyorsanız "İzle" butonuna basabilirsiniz.



Kitapta bir kadının hiç tanımadığı ama yıllarca platonik olduğu Bay R..ye mektubunu anlatıyor. Bu kadın Bay R. ile hiç doğru dürüst sohbet etmemiş bile. Neden Bay R. diyorum çünkü kitapta da böyle diyor adamın ismi hiç geçmiyor. Onun yerine Bay R. kullanılıyor. Bay R. bu kadının apartmanına taşınıyor. Ama bu kadın o zaman küçük bir çocuk, "saplantılı" aşk o zaman başlıyor. Zamanlar ilerledikçe yoları yeniden kesişiyor. Ama R' nin bundan haberi bile yok. Bay R ile "bilinmeyen kadın" tek gecelik bir ilişki yaşıyor. Kadın mutlu ama adamın hiçbir şeyden haberi yok. Mektupta kadın şöyle diyor. "Sana, beni asla tanımamış olan sana"  Mektubu yazarken kadın çok hasta ve ölüm döşeğinde. Ve her şey biteceğini algıladığı için platonik aşkına bu mektubu sonunda yazmaya karar vermiş. R. mektubu okuyor, bitiriyor ama hala bu kadını hatırlayamıyor. Burası beni üzmüştü gerçekten.



Gelelim kitabı ne kadar beğendim sorusuna. Steafen Zweig'in pskolojisi, düşünme tarzı bana etkili geliyor fakat çokta güzel şeyler düşünmüyorum. Bundan kastım, yazdığı bazı şeyler bana çok itici geliyor. Ama şimdi bu kitabı objektif bir şekilde yorumlayacak olursam. Mektup etkileyiciydi. Duygular çok iyi anlatılmıştı. Olay örgüsünü de beğendim. Beğenmediğim tek şey, genelde bir okuduğum kitapta mutlaka bir tane de olsa hareketlerini beğendiğim iyi bir insan olmasına alışmışım sanırım. Bu kitapta öyle kimseyi bulamayınca çok mutlu olmadım Kitapta zaten baş karakter 2 kişi ikisini de bir insan olarak sevemedim. Yani dostlar kısaca hikaye, kurgu güzeldi ama karakterler çok benlik değildi. 


4/5



KİTAP AÇIKLAMASI



Stefan Zweig Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu (Brief einer Unbekannten) adlı uzun öyküsünü 1920'li yılların ilk yarısında kaleme aldı. Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu'nun kadın kahramanını sadece uzun bir mektubun yazarı olarak tanıyoruz. Kadının hayatı boyunca sevmiş olduğu erkek için kaleme aldığı bu mektubun "gönderen"inin adı yoktur. Mektubun başında tek bir hitap vardır: "Sana, beni asla tanımamış olan sana". Kadın büyük tutkusunu hep bir "bilinmeyen" olarak, yani tek başına yaşamaya razıdır, bu aşk öyküsünde "taraflar" değil, sadece tek bir "taraf" vardır. Böylesine, gerçek anlamda aşk denilebilir mi? Zweig okurunu, bir kez daha, insan psikolojisinde eşine pek rastlanmayan bir yolculuğa davet ediyor. Bu yeni yolculuğun sonunda "mutlak aşk" kavramının şimdiye kadar bilinmeyen kıyılarına varmayı amaçlamış olması da bir ihtimal!



Kaynakça: https://1000kitap.com/kitap/bilinmeyen-bir-kadinin-mektubu--6159






Hayvan Çiftliği Kitap Yorumu:  https://duygublog16.blogspot.com/2021/02/hayvan-ciftligi-george-orwell-kitap.html



Siz Stefan Zweig' in kitaplarından okudunuz mu?


   Kitabı Amazon'dan satın alabilirsiniz!!



        

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski