Doğru Yol Ekspresi | Kitap Yorumu | DUYGUBLOG

 

Adı: Doğru Yol Ekspresi
Yazarı: S. N. Elif Alsaran
Sayfa Sayısı: 106
Yayın Evi: Motto Yayınları
Türü: Roman

Selamlar blog ahalisi, bugün yepyeni bir kitap yorumuyla buradayım. Geçen günkü alışverişten aldığım kitaplardan bir tanesi daha, alışveriş yazımı okumadıysanız buraya tıkayabilirsiniz. Bu Motto yayınlarına ait bir kitap ve çok ucuz bir fiyata aldım. Artık kafa dengi ucuz bir kitap bulmak nimet gibi bir şey. Şimdi kitabımızın konusundan bahsedeyim

      KONUSU

Kitapta başrol karakter Tekin adlı bir çocuk, Olay Ramazan ayında 2001 yılında bir trende geçiyor. İşte yazarın "Doğru Yol Ekspresi" dediği  bu. Bir suç işleme eşiğinde olan Tekin için, işte doğru yola giden bir eksprese binen Tekin'in metafor olaylarından geçecek camii görevlisiyle yaşadıklarını öğrenecek ve özellikle de kitabın sonuna çok şaşıracaksınız. 

Konusunu azcık spoi vererek anlatmaya çalıştım. Zaten yazdıklarımın hepsi başka bir anlatımla kitabın arka kapağında da bulunuyor. 

Şimdi ben bu kitabı nasıl buldum sorusuna geçelim.

Artık çok pozitif eleştiriler yapmak istemiyorum. Direk söylüyorum ki kitabın tecrübeli birisi tarafından yazılmadığı hemen belli oluyor. Bence yazar çok süslü anlatımlar kullanmış ve anlatımı yoktan yere zorlaştırmış. Ayrıca yazar sanki kurguyu kitabı yazmadan önce kesin olarak belirlememişte sonradan bir yerlere bağlamaya çalışmış gibi anlatıma bulunmuş. Ancak kitabın farklı bir  konusu vardı. Fakat ben bu metafor olayını daha önce hiç yaşamadığımdan sanki bana günlük hayatta gerçekleşemeyecekmiş gibi geliyor. Kitabın bir iyi yanı da elinize aldığınızda devamlı okumak istemeniz. Çünkü sonunu merak ediyorsunuz. Bir sayfa daha..... Bir sayfa daha.... Ayrıca kitapta dini öğütler, din üzerine cümleler de çok vardı ben bunu seviyorum doğrusu. Bir Müslüman olarak Müslümanlığı her an yaşamayı seviyorum. Bir kitabın bana din konusunda bilmediğim şeylerden bahsetmesini seviyorum. 

3/5

"Vicdan susar mı?" "Susturmaya çalışırsanız susmaz."

 

Susturmaya çalışırsan susmaz. İnsan kendi iç sesiyle ne kadar uğraşırsa, o kadar güçlendirir. Zaten bu , o insanın cezasının başlangıcı gibidir.

KİTAP AÇIKLAMASI

Hikâye, 2001 yılının Ramazan ayının son gününde geçmektedir. Ana karakterler; üniversite öğrencisi Tekin, arkadaşı Ahmet ve cami görevlisi olan yaşlı bir adamdır.

Tekin, arkadaşı Ahmet’i öldürmek üzere iftar saatine yakın evinden çıkar. Düşüncesine göre, yapacağı işin adı cinayet değildir. Hatta bu, hasta bir gencin kurtuluşunu sağlayacaktır. Bunu sürekli kafasında teyit etmeye çalışsa da vicdanına baskın gelemez. Vicdanı bu işin ne olursa olsun cinayet olduğunda kararlıdır.

Dilemmalar içinde yürürken bir çıkış yolu arayan Tekin, kendini Doğu Ekspresi’nde yolculuk ederken bulur. Yolculuğu sırasınca yaptığı işin baskısı ile vicdanını dile dökmüş, onunla cebelleşiyor ve onu, yaptığı işin kötü olmadığına inandırmaya çalışıyordur. Ayrıca kendine de söz vermiştir. Artık iyi bir insan olacaktır.Fakat işler istediği gibi gitmez. Şahidi mümkün olmayan cinayetin tanıkları, tek tek ortaya çıkar. Korku ve gerilimi en üstte yaşamaya başlayan Tekin, trenden ayrılmak ister; lakin asıl iş, burada çığırından çıkmıştır.

Genç adam, trenden kaçmak için adımını her attığında tekrar başa dönmektedir. Vagonun kapısından her çıktığında, kendini Haydarpaşa’da ve trenin ilk kalkış saatinde bulur. Bununla birlikte birçok gariplik daha trende vuku bulmaktadır. Yaşadığı paranormal olayları anlamak ve kurtulmak için bir süre çabalasa da en sonunda pes eder.

Tekin, trendeki olayların işlediği cinayet yüzünden başına geldiğini kabul eder. Pişman olup kaderine razı olduğunda ise tüm olayların asıl nedenini anlayacaktır. Yaşananların hepsi bir metafordur.

*Bu trendeki herkes, biliyor!*

DÜŞÜNCELERİNİZİ YORUM OLARAK YAZMAYI VE BENİ TAKİP ETMEYİ UNUTMAYIN LÜTFEN :-)