AŞAĞILANMAK
Anlatmak istediğim fakat anlatamayacağım bir şey ama herkes bir kere mutlaka yaşamıştır. Ama en kötüsü ailenin yapmasıdır değil mi? tokatlanan yüzler, azalan özgüvenler nasıl insanlar yaratır. Hadi ben aşağılanan tarafım, aşağılanmak nasıl bir duygu biliyorum peki aşağılayan insanın ne hissettiğini nasıl anlayabiliriz. Kendisini bir b*k sanan insan tipi. Başkasını aşağıladıkça kendisini yücelttiğini sanır. Bi bakıma egosunu tatmin eder. Belki de karşısındaki insanın ona çok değer verdiğini bildiği için vazgeçilmezlikten güç alır. İşte vazgeçilmezliğin tanımı benim için paradır. Çünkü duygusal manada herkesten vazgeçebilirim. Ama küçük bir çocuksam mesela eve para getiren babadan vazgeçilir mi? işte vazgeçilmezlik burada paradır. Çünkü duygusallık kalmamıştır artık babanla aranda. Bi' para kazanmaya başlasam dersin devamında da bir sürü cümle kurarsın. O seni aşağılar sen susarsın çünkü yapacak bir şey var mı ki? peki o kötü laflar ederken bozulan bir psikoloji ve ardından müzikle tedavi. Kötü hissedersin, bazıları suçun kendinde olduklarını sanarak kendilerini suçlarlar ama bazıları ise kaybolma planları yaparlar. Ben ikincisiyim. Yok olmak istiyorum sadece hayali arkadaşımla konuşmak, dert yanmak hatta ağlamak istiyorum. O sana bağırırken sadece bakarsın eğer konuşursan gözlerinden küçük sicimler akar. Hayal kurarsın, mutlu bir sabaha uyanıyormuş gibi ama sadece hayal kurarsın. Teoman'ın da dediği gibi "İnsan yaşar, hayali kadar." Ama hayal kurmanın da kuralları var. Daha doğrusu iki sebebi var. "Gerçekleştirmek için" ve "gerçeklerden kaçmak" için kurarsın hayalleri. Kötü, kötü, çok kötü. Hayat kötü, insanlar kötü, ruhun hasta olmuş tımarhanenin yerini arıyor sanki. Koş, hadi git. Yelken ol, kürek ol, dümen ol, balık ol, su ol; git gidebildiğin yere.
Tags:
sohbet
Ekonomik bağımsızlığını kazanıp uzaklara gitmek lâzım o hâlde. Yeni bir sayfa açmak. Seni üzenleri nadiren görmek. Daha da yazarım yazmasına ama en hafifi bu şekilde.
YanıtlaSilSizi anlıyorum.