Küçük Prens mi? Şeker Portakalı mı?

   






Bu Şeker Portakalı mı? Küçük Prens mi? sorusunu uzun zaman önce düşünüp kararımı verdim ben aslında. Neden bu ikisini karşılaştırıyorum diyorsanız çok sebep var aslında. Yani çok ortak özellikleri var, mesela ikisi de bir çocuk tarafından anlatılıyor. Duygu ve düşünceler ön planda, dünyada ikisi de çok fazla biliniyor ve seviliyor, alıntıları paylaşılıyor. Yani kitaplarla ilgili bir site, hesap ziyaret etseniz bence kesin karşılaşırsınız. (ben daha yazmadım ama olsun:)



  Geçen gün ablamın bir giysisini giymek istediğimde bana sertçe bu sevdiğim bir giysi eğer çok giyilirse sıradanlaşır dedi. Alttan alttan bana mı laf yetiştirdi anlamadım ama bu söz beni bayağı düşündürdü. Yani bir şey çok kullanılırsa sıradanlaşır mı?Bunu kendi hayatımda da araştırdım ve evet bence de bu doğru. Benimde çok sevdiğim ve çok güzel olan bir pantolonu sürekli giydiğim için ona bakınca artık büyülenmediğimi fark ettim. 


Şimdi bunu konuyla ne ilgisi var diyebilirsiniz ben aslında burada eleştiri noktamı sizlerle paylaştım. Sıradanlaşmak. Bir şeyi sıradanlaştırmak.

Şimdi karşılaştırmamıza gelelim bir yerde Zeze, bir yerde biricik Prensimiz var.

Şeker portakalı ile küçük prens ikilisinde benim en etkilendiğim kesinlikle Şeker Portakalı oldu. Çok güzel etkileyici ve çok duygusaldı, böylesi bir daha gelmez bence. 


Şimdi izninizle sıradanlaşmak ve Küçük Prensi bağlamak istiyorum. Neredeyse Her evde her sayfada her arkadaşımda mutlaka Küçük Prens bulunuyor. Herkes onu okumuş. Nerde kaldı küçük prensin yalnızlığı. 

Her yerde en alakasız bir yerde bile küçük prens alıntısı. Bir şeyin her yerde paylaşılması, herkesin -belki anlamadan, hissetmeden- herkes seviyor diye sevmesi bir tek bana mı "sıradan" geliyor. Kitabı bir tek bana mı anlamsızlaştırıyor.

"Herkes seviyor diye" lafını uygun bulmamış olabilirsiniz ama bu tür insanların olduğu çok açık, hatta bu cümleyi değiştirebiliriz, "herkes bunu savunuyor diye" "herkes böyle düşünüyor diye"

 Kısaca; Küçük Prensi okudum ama belki de diğer insanlar kadar etkilenmedim diye bana garip geliyordur. Belki de benimle ilgili bir sorundur.


Ancak edebi açıdan eleştirirsek ikisi de gerçekten bence çok anlamı ve başarılı. Çok anlamlı ve duygulu, kesinlikle başyapıt.


Uzun uzun örneklendirme yapabilirim ama kendimi ifade edebilmiş hissediyorum. 


Siz de mutlaka Küçük Prens mi Şeker Portakalı mı? Daha hoş yorumlara yazın lütfen!

4 Yorumlar

  1. ikisini de çok severim ama şeker portakalı benim için de ağır basar. bir de, pal sokağının çocuklarını okusan yaa bir de gizli bahçeyi bir de pippi uzunçorabı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. pal sokağı çocuklarını da çok duydum, hemen alıp okumak istiyorum

      Sil
  2. Düşündüğüm şeyi tam olarak doğru anlatmışsınız, şaşırdım. Bı an doğru bir şekilde açıklayamadim sanmıştım ama çok mutluyum şu an. Yorumun için teşekkür ederim İlkay

    YanıtlaSil
  3. Küçük prensi de severim ama zezenin apayrı bir yeri var sanki bende şeker portakalı diyorum

    YanıtlaSil
Daha yeni Daha eski