Nasıl Gidiyor? Keman, kitaplar, diziler...

 

         

    Selaammlarr. Bu yazımda  bu aralar neler yapıyorum onlardan bahsetmek istiyorum. Önceki sohbet yazılarımı okudum da azla karamsar ve kötü günlerimde yazmışım hep. Yorgun, depresif ve kötü günlerimde. Ve nazar değmesin ama bu birkaç aydır gayet güzel ilerliyorum. Ders çalışmaya başladım, kitaba yeterince zaman ayırabiliyorum, keman çalmaya başladım, kendimle ilgileniyorum. Yani gayet güzel gidiyor. Ayrıntılı ayrıntılı anlatmak istiyorum. 

    KEMAN

    İlk olarak çok güzel bir haberim var. Keman kursuna başladım. Aslında şubatın 27sinde başlamıştım. Nisan ayının sonunda 2 aydır gidiyor olacağım. Keman zor bir müzik aleti gerçekten. Ancak çok zevkli geldiğinden sorun olmuyor. Keman hakkında bir yazı daha yazmak istiyorum. Ayrıca bugün de kursum vardı ve Re teline geçtim, hoca ilk şarkımı da verdi. Beethowen'ın 9.senfonisi. Bu şarkıyla adımımı atacağım için adamakıllı heyecanlıyım. 

    KİTAPLAR

    Bu paragrafta ise bu aralar okuduğum kitapları anlatayım. Muhtemelen ay başlarında "İçinizdeki Lider" adında ikinci el bir kitap aldım. Liderlik, girişimcilik, çalışan-patron ilişkisiyle ilgili bir kitaptı baştan sona dikkatlice okudum. İçinde kasıntı şeyler yoktu. Ayrıca yaşanmış olaylarla durumları anlatıyordu. 

    Daha sonra Stendhal'ın Parma Manastırı kitabını satın aldım. 30 tl gibiydi. Kitabın ilk 15- 20 sayfasını okudum fakat aşırı isim ve zaman bilgisi vardı. Hepsi aklımda kalmayınca da sıkılıp bırakmıştım ve bir daha da devam etmedim. Büyük ihtimalle bir zaman sonra yeniden başlayıp okurum. 

    Bu kitaptan sonra kütüphaneye gittim ve 3 kitap ödünç aldım. İçlerinden en içli dışlı olduğum Entelektüelin Kutsal Kitabı oldu. Yorumunu da geçen gün yazmıştım hatta yorum yazısı için tıklayın

    Ve son olarak bugün de keman kursu çıkışında Dostoyeski'nin en sevilenlerinden Suç ve Ceza'yı aldım. 30 sayfa kadar da okudum hatta.

    İNGİLİZCE KİTAP

    Evet, çok doğru anladınız bu ara İngilizceye bir tık daha önem veriyorum. Hatta geçenlerde ikinci el bir kitap satın aldım. A2 seviyesi için bir kitap. Alta fotoğrafını koyacağım. Her gün en az 2 sayfa okuyup bilmediğim kelimeleri bir defterime not edip ezberlemeye çalışıyorum. Ayrıca kitap Sherlock Holmes hikayelerini anlatıyor. Sherlock Holmes'u çok seviyorum çoğu hikayesini de okumuştum zaten. Hoşuma gideceğini düşünerek bu kitabı aldım zaten. Hani küçük çocuklara bir şeyi öğretirken oyun oynatarak öğretirsin ya öyle hissediyorum :)

    DERSLER

    Bu dönem lisenin diğer dönemlerinden daha fazla çalıştığıma inanıyorum. Dersi derste dinlemiyorum çoğu zaman ama eve gelince çalışıyorum mutlaka. Ama yaptığım hatalar var. Bir konuyu sınavdan haftalar önce bitirince sına zamanına kadar unutuyorum ve sıfırdan tekrar çalışmak zorunda olmak sinir bozucu. Sınav akşamları bu çok moralimi bozmuştu özellikle ama hatalarımdan ders çıkardığımı düşünüyorum. Derslerim abartılacak kadar çok iyi değil ama fena da değil bence. Gayet yerinde gittiğime inanıyorum. Yaz tatilinde de çalışırsam çoğu şeyi düzeltebilirim. 

    İZLEDİKLERİM

    Bu ayın ilk zamanları Buz Devri'nin ilk iki filmini izledim ilk olarak. Ya da daha önce Hayao Miyazaki'nin filmlerinden Ruhların Kaçışı ve Yürüyen Şato'yu izledim. Özellikle Ruhların Kaçışı'nda kalbimi bıraktım. Anime hiç izlemem aslında hatta bu hayatımdaki 2.animem falan ilk animenin yorumunu da yazmıştım hatta okumak için tıklayın. 

     Şu aralar ise Breaking Bad'e başladım hatta 3.sezona geldim bile. Ramazan da okuldan aç aç gelince insanın kitap okuyası bile gelmiyor. Bende yemeğe kadar dizi izliyorum. Dizinin konusu falan çok güzel. İnternet dizilerini seviyorsanız mutlaka bu diziyi de izlemelisiniz. 

    DİNLEDİKLERİM

    Bu aralar kemanla daha içli dışlı olayım diye keman dinliyorum. Hem beyne iyi geliyor. Ama size alta şöyle bir liste yapıyım. PLAYLİST için tıklayın

Bergen - Benim için üzülme

Jungkook - Still With You

Sufle - Hatırla

Harry Potter Theme- Violin Cover

Get Lucky- violin cover

Teoman Ft. İrem Candar - Seninim Son Kez

Vagon- Ama bana bakma öyle

Teoman- Hayalperest

   

HİSSETTİKLERİM

Bu aralar kavga etmeyi sevdiğimi düşünmeye başladım. Ama artık bir değişiklik var. Bu aralar sevgi aramıyorum. Belki artık halim kalmamıştır ama bir önemi yok. Artık yalnızlıkta pek sorun olmuyor. Hiçbir şey hissetmeden ve genelde empati kurmadan monotonlaşarak yaşamaya çalışıyorum çünkü bir şeyler hissetmeye başladığım zamanlar genelde hissettiğim şeyler depresif şeyler oluyor. Böyle mutluyum. Gibi